Avrupa'nın doğusunda, Karadenizi kuzeyinde savaş devam ediyor. Irak ve Suriyenin kuzeyinde sürekli ABD ve Avrupa destekli kahpe plan çalışıyor.
Avrupa'nın beceriksiz, şımarık ABD ve AB'nin cep harçlığı ile geçimini temin eden Yunanistan'ın Türkiye'ye karşı tahrik ve tecavüz dolu, tarihten ders almayan beyinsizlikleri haddini açtı. Daha nice uluslararası gelişmeler defalarca düşünmemizi gerektiriyor.
Bunların yanında demografik yapımızda yapılmaya çalışılan dejenerasyon çabalarıda almış başını gidiyor.
Tabi bu olumsuzluklar sonucu ülkemizde gençliğin durumu içler acısı.
Gerek Suriye, Irak, Pakistan ve Afganistandan ülkemize sığınan düzensiz genç insanların ahlak ve terbiye dışı hayatları, gerekse Türkiye Cumhutiyeti vatandaşı gençlerimizin saçma sapan hayatları düşünmenizi hemde çok düşünmenizi gerektiyor.
Ne hayat pahalılığı, ne ekonomik kriz, ne yoksulluk, ne enflasyon, ne işsizlik gençlerimizden daha önemli değildir.
Yarınlarımızın teminatı ve emanetçisi gençlerimiz hiç mi hiç olumlu ve ümit verici bir yolda gitmiyorlar.
Uyuşturucu, alkol ve sigara yaşı 8- 10'lara kadar inmiştir.
Hırsızlık, kapkaç ve İnternet kaynaklı milli değerlerimizle bağdaşmayan davranış ve hareketler şahsen bana gelecek için hiç ümit vermiyor. Bu düşüncemde yanılmayı çok isterim.
Para için annesini döven, madde bağımlısı gençler.
Basit bir olay için babasını annesini katleden insanlar.
Öz kızına tecavüz eden baba(!)lar.
Yeni doğmuş bebeğini çöp kutusuna atan gayrimeşru çocuk anneleri,
Trafikte birbirine tahammül edemeyerek yol ortasında kavga eden 10 lar hatta 100 lerce, binlerce insan topluluğu.
Nokta kadar menfaat için, virgül gibi eğilen karaktersizler.
Paradan başka hiç değere önem vermeyen insanlar.
Daha neler neler.
Sahi bu toplum nereye gidiyor ?
